VELİ WHATSAPP GRUPLARININ ANA GÜNDEMİ: AŞISIZLAR

Koronavirüsle mücadelenin gölgesinde girilen yeni eğitim-öğretim yılında ilk hafta geride kaldı. Milyonlarca öğrenci ve yüzbinlerce eğitim çalışanı okulları doldurdu. Devletin aldığı salgın önlemleri sayesinde öğretmenler başta olmak üzere aşı olmamış okul çalışanları da her gün Elektronik Takip Sistemi vasıtasıyla PCR testi takibine alındı.
ÖĞRENCİ VELİLERİ İÇİN PCR TESTİ ZORUNLULUĞU YOK
Artık aşı olmayan okul çalışanları her hafta PCR testi yaptırmak zorunda. Ancak çocuklarını okullara gönderen velilere ilişkin böyle bir uygulamanın olmaması tartışmaları da beraberinde getirdi.
Okulların açılmasıyla birlikte, veliler arasındaki aşı tartışmaları da alevlendi.
OKUL MÜDÜRLERİ VE ÖĞRETMELER SORU YAĞMURUNDA
Okul müdürlerine ve sınıf öğretmenlerine ‘Sınıfta ebeveyni aşı olmayan öğrenci varmış’ ‘Annesi-babası aşı olmayan çocukları ne yapacaksınız’ gibi baskılar gelmeye başladı. Her ne kadar okul yetkilileri ‘sosyal mesafe kuralı, sınıfta da maske takma zorunluluğu’ gibi gerekli önlemlerin alındığını söylese de veliler arasındaki tartışma sürüyor.
“3A’DAKİ AHMET’İN ANNESİ…”
“3A’daki Ahmet’in annesi aşısızmış” söylentisi ile başlayan tartışmalar, “Annesi-babası aşı olmayanlar okula gelmesin ya da ayrı sınıfta okusun” gibi gerçekleşmesi imkansız, ayrımcılığa yol açan önerilere kadar gidiyor. Kulaktan dolma tıbbi bilgilere, söylentiler de eklenince çocukların da kafası karıştırılıyor.
Bu tartışmalara gruplarda bulunan ve ‘aşı olmayacağını’ söyleyen veliler de eklenince durum içinden çıkılmaz bir hale geliyor.
ÇOCUKLARI ‘YÖNLENDİRMEYİN’ UYARISI
– Aşı olan ebeveynler çocuklarına olumsuz done vererek çocuklarını akran zorbalığı yapmaya teşvik etmemeli. Çünkü zorbalığa maruz kalan çocuklar travmatize olacak ve bu durumla baş etmekte zorlanacaklar. Aileler bu durumun kişisel tercihlerle alakalı olduğunu, uzman görüşlerinin dikkate alınması, herkesin kararına saygı duyulması gerektiğini, kişisel düşüncelerini çocukların hayatlarında ve seçimlerinde belirleyici olmaması gerektiğini, hangi yaşta olursa olsun çocukların arkadaş seçimlerinde karar merci değil yönlendiren bir duruşta olması gerektiğinin farkında olmalı.